Çay İç, Hararetini Alır (mı?)

25 Ocak 2022

Çayın harareti nasıl aldığına değineceğimiz yazımıza, çay ile ilgili biraz bilgi vererek başlamak istedim. 

Çayın, dünyaya Çin’den yayıldığı biliniyor. Bunun hem etimolojik hem de arkeolojik kanıtları mevcut. Beni daha çok etkileyen etimolojik kanıtları oldu. Çin’in kuzeyinde kullanılan lehçede çaya “Ça” deniyormuş, güneyinde kullanılan lehçede ise “Te”. Bu sebeple, Çin ile deniz ticareti yolu ile yani güney yörelerinden iletişim kuran milletlerin dillerinde “Tea”, “Thé”, “Tee” gibi isimlerle yer alırken, Çin ile İpek Yolu aracılığı ile kuzey cenahından ilişkilerini sürdüren milletlerin dillerinde “Çay”, “Chai”, “Cha” şeklinde kendine yer bulmuş çay.[1]

 

Yazıma dünyadaki en lezzetli, en iyi çayları ekleyerek devam etmek istemiştim ancak araştırdığım kadarıyla şimdiye kadar böyle bir liste oluşturmaya kalkan kaç “admin” varsa, o kadar en lezzetli çay var. Haddizatında öznel bir konuya yanıt aramamın pek de doğru olmadığını anladım. Bu sebeple sizler için dünyanın en pahalı 3 çayını araştırdım. Ne de olsa birçok insan en pahalının en iyi olduğuna inanıyor. Belki bir bildikleri vardır:

 

Da-Hong Pao çayı: Kilogramı 1,2 milyon dolara satılıyor. Bu fiyata ülkemizde satılan en iyi çaylardan 120.000 kg alabilirsiniz. Bu kadar çay ile 36 milyon bardak çay demleyebilirsiniz. Bu kadar çay, günde 2’şer bardak çay içen 4 kişilik 150 aileye (ki bu bir köy nüfusu kadardır) 80 yıl yeter. Ortalama bir kahvehanede günde 1000 bardak çay içilir. [2] Bu kadar çay, bu kahvehaneye 10 yıl yeter. Bu çayın bu kadar pahalı olmasının nedeni çok ender olması ve tarihinin çok eskiye dayanmasıymış.



Panda Dung çayı: Kilogram fiyatı 70.000 dolar kadar. 1,2 milyon dolardan sonra bu parayla neler yapılabileceğini yazmak çok da heyecan uyandırmıyor. Bu çayın özelliği, içerdiği antioksidanlar sayesinde sağlığa çok faydalı olmasıymış. Zaten çayların neredeyse tümü antioksidan açısından oldukça zengin. [3]. Bir bardak çaya 2-2.5 gram kadar çay koyuluyor. Bu da ortalama 200-250 mg kadar antioksidan demek. Yaban mersininin ise 2 gramında 18 mg kadar antioksidan var. [4] [5]. 2 gram yaban mersini yaklaşık 4 tane demek; 60 tane yaban mersini, 1 bardak çay ediyor sadece antioksidan hesabına bakınca. Ama içinde çok antioksidan var diye 1 kg çaya 70.000 dolar verene kadar onunla 2-3 ton bitter çikolata (50 mg/g) ya da yaban mersini (9 mg/g) ya da çilek (5 mg/g) ya da ahududu (9 mg/g) alabilirsiniz.



Bu arada atlamamamız gereken bir konu var. Dung, fışkı demek; panda dung da tabi panda fışkısı. Bu çayı yetiştirirken gübre olarak bu kullanıldığından öyle bir isimlendirme yapmışlar. Bu çayı keyifle demleyip içerken de bunu asla unutmayın diye her yere resmini koymuşlar.

Sarı altın çay filizi: Kilogram fiyatı 7800 dolar. İsmiyle müsemma, içeriğinde altın var. Güneşte kurutulmadan evvel taze yaprakların üzerine yenilebilir altın (*) serpiştiriliyor. Bu durumdan ötürü müdür yoksa imparator böyle olmasını istediği için mi bu şekilde hazırlanmaktadır bilinmez ama imparatorların çayı olarak biliniyor. Çayın kendine has metalik bir tadı olduğu söyleniyor. Henüz denemedim ancak bir gün içersem bu kısmı kendi tecrübeme binaen güncelleyeceğim. Eğer siz sevgili okuyucularımız arasında denemiş olan var ise bu satırlarda kendi ismiyle bu tecrübesine yer vermek isteriz.



Çay en fazla ülkemizde tüketiliyor. [7] Fakat kahve tüketiminde dünyada ilk 50’de değiliz. (2016 yılında 106. sıradaymışız. [8]) Aklıma acaba dünyada kahve+çay tüketimi toplamları tüm ülkelerde yakın mıdır şeklinde bir soru geldiği için dakikalarca doğru veri bulabilmek için araştırma yaptım ancak elde ettiğim sonuç beni pek tatmin etmedi:

 

 

Bardak Çay
(1 günde)

Bardak Kahve
(1 günde)

Toplam

Türkiye

3.5

0.2

3.6

İrlanda

2.4

0.5

2.9

İran

2.2

0.0

2.2

İngiltere

1.6

0.7

2.4

Rusya

1.5

0.4

1.9

Fas

1.3

0.3

1.6

Yeni Zelanda

1.3

1.1

2.4

Şili

1.3

0.1

1.5

Mısır

1.1

0.1

1.2

Polonya

1.1

0.5

1.6

Japonya

1.1

1.0

2.0

Suudi Arabistan

1.0

0.5

1.5

Güney Afrika

0.9

0.3

1.2

Hollanda

0.9

0.5

1.4

Avustralya

0.8

2.0

2.8

Birleşik Arap Emirlikleri

0.8

0.4

1.2

Almanya

0.8

1.9

2.7

 

Çaya göre yaptığım bu sıralamada kendine yer bulamayan Lüksemburg’da mesela günde ortalama 7 bardak kahve içiliyormuş. Bunun etkilerini de bir başka yazıda karşılaştırmalı olarak araştırıyor olacağım.

 

Evet sonunda yazının başlığında bahsettiğimiz konuya gelebildim. Hemen yanıt verelim. Evet, çay hararetinizi alabilir ancak hava kuru sıcak ise. Yani zaten sıcak ve nemli bir yerdeyseniz ve sıcak bir çay içip hararetinizden kurtulmak istiyorsanız bunda başarılı olamayacaksınız.

 

Çay (ya da sıcak bir başka içecek), vücut ısınızı arttırarak terleme miktarınızı yükseltiyor. Bu da netice olarak sizin daha serin hissetmenize yol açıyor. [9]

 

Bu durumda sipagetti olarak yeniden tetiklendik ve sizler için Anadolu’da sıklıkla kullanılan bu deyişin kökenini araştırdık:

 

 

Yaptığımız araştırmaya göre, haritada kırmızı kısımlar bu deyişin çıktığı; sarı kısımlar uygulandığı, açık yeşilin tonları bu deyişe şüphe ile yaklaşılan, koyu yeşil ve mor kısımlar ise bu lafı duyduklarında sinirlenenlerin yaşadığı yöreleri gösteriyor.

Bir sonraki yazımıza kadar kuru havalarda hararetinizi alması için çay için sevgili okuyucularımız.

  1. Dünya dillerinde çay
  2. Kahvehane açmak para kazandırır mı? (ekonomitv.net)
  3. Determination of Antioxidant Activity in Tea Extracts, and Their Total Antioxidant Content, 2011, Yashin A., Yashin Y., Nemzer B.
  4. Characterization of Flavonoid Compounds in Common Swedish Berry Species, 2020, Liu, Hefni, Witthöft
  5. Online Food Calculator. Food Weight to Volume Conversions (aqua-calc.com)
  6. Survey of antioxidant capacity and phenolic composition of blueberry, blackberry, and strawberry in Nanjing, 2012, Huang, Zhang, Liu, Li
  7. List of countries by tea consumption per capita
  8. Coffee Consumption Per Capita
  9. Body heat storage during physical activity is lower with hot fluid ingestion under conditions that permit full evaporation, 2012, Bain, O Jay

 (*) Altın bilindiği kadarıyla eski Mısır zamanlarından beri kimi zaman arınma, kimi zaman da şatafatlı yemeklerde kendini daha iyi hissetme adına yemeklere katılan bir element. Başka elementler ile tepkimeye girmiyor olması nedeniyle bir zararı (ya da yararı) olmadığı düşünüldüğünden E 175 numarası ile gıda katkı maddeleri arasında yerini almış. Aşırı miktarda yendiğinde de bir etkisi olmayacağı düşünülüyor olsa da bununla ilgili yeterli veri yok. (Neden acaba?)


Yorum yazmak için giriş yapın.
Giriş Yap
rolex hulk production tag heuer calibre 17 replica louis vuitton replica bags panerai flyback 1950 breitling navitimer world a24322 replica handbags uk perfectwatches rolex sea dweller models replica hermes g shock watches price in india omega seamaster orange rubber strap replica chanel rolex day date ii history omega homage watches fendi replica